Ani, kısa süreli ve yüksek şiddetli sese maruziyet sonrası iç kulak ve orta kulak yapılarında hasar meydana gelebileceğini dikkat çeken Odyolog Gökçe Gültekin, “Akustik travma adını verdiğimiz bu durum, genellikle kulak koruyucusu olmadan ateşli silah kullanımı veya kulağa yakın gerçekleşen patlamalara bağlı olarak gelişir. İç kulak hasarı sonrası, işitme kaybı kalıcı hale gelebilir; çınlama, bazı sesleri tolere edememe gibi şikâyetler görülebilir” dedi. Bazı durumlarda çok şiddetli ani patlamalara maruz kalma sonucu hasarın fiziksel hale gelebildiğini aktaran Odyolog Gökçe Gültekin, kulak zarının yırtılabileceğini ve orta kulakta yer alan kemikçiklerin hasar görebileceğini belirtti.
Yüksek şiddetli gürültülere uzun süreler boyunca maruz kalınmasa dahi öncelikli olarak bir kulak burun boğaz uzmanına muayene olunması ve ardından işitmenin nasıl etkilendiğine yönelik incelemelerin yapılabilmesi için odyoloji kliniğine başvurulması gerektiğini hatırlatan Odyolog Gökçe Gültekin, “Akustik travma kaynaklı iç kulak hasarı sonrası işitme kaybı kalıcı hale gelmiş ise geri döndürülemez ancak bireysel olarak düzenlenen tedavi planları ile kaybın ve diğer etkilerin ilerleyişi durdurulabilir ve işitmenin korunmasına yönelik tedbirler alınabilir” diye konuştu.
Gültekin, patlama gibi ses şiddetinin yoğun olduğu durumlara etkilenmenin boyutunun bireysel olarak farklılık gösterebileceğini dile getirdi.
Gürültüye maruziyet ve kliniğe başvurma arasında geçen sürenin son derece önemli olduğunu kaydeden Gültekin, bu süre ne kadar kısa olursa, bireysel olarak karar verilen bazı tedavi protokolleri sayesinde işitme ile ilgili semptomların hafifletilebilme ihtimalinin de o kadar güçlü olacağını vurguladı. Yani alınacak ilk önlemin en erken sürede, tercihen de ilk 48 saat içerisinde bir kliniğe başvurmak olduğunun altını çizen Gültekin, uzun süreli gürültüye maruziyetin işitsel olmayan ve insan sağlığını etkileyen farklı yan etkilerinin de olduğundan bahsetti. Gültekin, şu ifadeleri kullandı:
“Örnek olarak dikkat süresinin ve uyku kalitesinin azalması, iş yerinde verimin düşmesi, kan basıncındaki değişimler verilebilir. Bu nedenle özellikle iş yerleri gibi uzun süreler boyunca bir arka plan gürültüsü ile çalışmak zorunda olan ve gürültü kaynağından uzaklaşamayan bireyler için kulak koruyucular ile önlem alınması oldukça önemli hale geliyor.”